İsveç'te monarşi kaldırılmış ve şehrin göbeğindeki kraliyet sarayı bir modern sanat müzesine dönüştürülmüştür. Müzenin baş küratörü Christian, modern dünyanın tüm gerekliliklerini ve aynı zamanda kendine özgü duyarlılıklarını yerine getiren bir adamdır. Ancak hayatı rayından çıkmak üzeredir: telefonunun çalınmasından sonra yaptığı hareketler, onu utanç verici durumlara düşürür. O sırada müzede sergilenecek Arjantinli bir sanatçının yeni enstalasyonu 'Kare'nin tanıtımını yapacak halkla ilişkiler şirketi çok provokatif bir kampanya hazırlayınca tam bir kargaşa ortamı oluşur. Christian ve müze için varoluş amaçlarını sorgulamaları gereken bir ortam oluşmuştur.